Costa Fortuna ile Akdeniz
Akdeniz’in büyüleyici kıyılarından başlayıp Atlas Okyanusu’nun efsanevi adalarına kadar uzanan bir rota düşün… Gruppal’ın sunduğu Costa Fortuna ile Akdeniz, tarih, kültür, doğa ve denizi tek bir yolculukta buluşturuyor.
Bu muhteşem tur, Fransa’nın liman kenti Marsilya, İspanya’nın sanat ve hayat dolu şehri Barselona ve Kanarya Adaları’nın incisi Las Palmas gibi destinasyonları kapsıyor. Her biri farklı bir hikâyenin kahramanı, her liman farklı bir Akdeniz rüyası.
Gemi Akdeniz’in mavi sularında süzülürken, her sabah yeni bir şehirde, yeni bir kültürde, yeni bir renkle uyanırsın.
Marsilya
Akdeniz’in en eski ve en renkli şehirlerinden biri olan Marsilya, Fransa’nın tarih boyunca denize açılan yüzüdür. 2600 yıl önce Foçalı denizciler tarafından kurulan bu şehir, bugün hem tarihi mirası hem de modern yaşam tarzıyla büyüleyici bir karışıma sahiptir.
Marsilya’ya adım attığında ilk durağın mutlaka Vieux-Port (Eski Liman) olmalı. Rengarenk balıkçı tekneleri, deniz ürünleri restoranları ve kafe dolu sahiliyle şehrin kalbidir. Sabahları balıkçıların ağlarını topladığı, akşamları ise Akdeniz günbatımının altın ışıklarıyla aydınlanan bu liman, Marsilya ruhunun özetidir.
Limanın üzerinde yükselen Notre-Dame de la Garde Bazilikası, şehrin simgesidir. Tepeden bakıldığında tüm Marsilya panoraması gözler önüne serilir. Bu bazilika yüzyıllardır denizcilerin koruyucusu olarak kabul edilir.
Marsilya aynı zamanda kültürle iç içe bir şehirdir. Le Panier Mahallesi, Marsilya’nın en eski bölgesidir ve rengarenk duvar resimleri, sanat atölyeleri ve butik dükkanlarıyla doludur. Labirent gibi sokaklarında yürürken her köşe başında bir hikâye keşfedersin.
Modern sanat meraklıları için MuCEM (Avrupa ve Akdeniz Medeniyetleri Müzesi), mutlaka görülmesi gereken yerlerdendir. Deniz kıyısında yer alan bu etkileyici yapı, Akdeniz’in kültürel çeşitliliğini gözler önüne serer.
Doğayla buluşmak isteyenler için Calanques Milli Parkı, Marsilya’nın en büyük sürprizlerinden biridir. Kireçtaşı kayalıkları, gizli koyları ve turkuaz sularıyla Akdeniz’in vahşi güzelliğini en saf haliyle yaşatır.
Marsilya mutfağı da tıpkı şehrin kendisi gibi çok kültürlüdür. En ünlü yemeği Bouillabaisse (balık çorbası), Akdeniz’in taze lezzetlerini bir araya getirir. Liman kenarında bu geleneksel lezzeti denemek, Marsilya’yı hissetmenin en güzel yoludur.
Marsilya, Akdeniz’in ruhunu taşır: tarih kokan sokaklar, güneşle yıkanan deniz kıyıları ve her an yaşayan bir kültür.
Barselona
Akdeniz’in kıyısında, renklerin ve yaratıcılığın şehri Barselona, her gezginin kalbinde özel bir yer edinir. İspanya’nın Katalonya bölgesinde yer alan bu şehir, enerjisiyle, mimarisiyle ve kültürel çeşitliliğiyle büyüleyicidir.
Barselona’nın simgesi olan Sagrada Familia, mimar Antoni Gaudí’nin en ünlü eseridir. 1882’de inşasına başlanan bu bazilika hâlâ tamamlanmamıştır, ancak her haliyle görkemlidir. Gotik ve modernist unsurların birleştiği bu yapı, Barselona’nın sanatsal ruhunu temsil eder.
La Rambla, şehrin kalbidir. Cıvıl cıvıl bir cadde olan La Rambla, çiçekçiler, sokak sanatçıları, kafe ve restoranlarla doludur. Buradan yürüyerek La Boqueria Pazarı’na ulaşırsın; taze meyveler, deniz ürünleri ve yerel lezzetlerle dolu bu pazar, gastronomi meraklıları için bir cennettir.
Barselona’nın tarihi merkezi Barri Gòtic (Gotik Mahalle), Orta Çağ atmosferini koruyan dar sokakları ve taş binalarıyla dikkat çeker. Katedraller, meydanlar ve gizli avlular arasında dolaşırken, geçmişle bugünün iç içe geçtiği bir atmosfer hissedersin.
Şehrin bir diğer simgesi Park Güell, doğayla mimarinin mükemmel birleşimidir. Yine Gaudí’nin imzasını taşıyan bu park, rengarenk mozaikler, özgün tasarımlar ve şehre hâkim manzarasıyla büyüler.
Kültür kadar deniz de Barselona’nın ayrılmaz bir parçasıdır. Barceloneta Plajı, şehrin merkezine birkaç dakika mesafede yer alır ve hem yerel halkın hem de turistlerin buluşma noktasıdır. Burada tapas eşliğinde gün batımını izlemek, Akdeniz’in sıcak ruhunu hissettirir.
Barselona, sadece bir şehir değil, yaşamın kendisidir. Her sokağında sanat, her köşesinde müzik, her anında enerji vardır.
Las Palmas (Kanarya Adaları)
Atlas Okyanusu’nun doğusunda, Afrika kıyılarına yakın bir konumda yer alan Kanarya Adaları, İspanya’ya bağlı olmasına rağmen tropik bir atmosfer sunar. Bu adaların en büyüğü Gran Canaria ve başkenti Las Palmas, yılın her günü yazı yaşatan bir cennettir.
Las Palmas, hem tarih hem doğa severler için eşsiz bir destinasyondur. Şehrin en eski bölgesi Vegueta, UNESCO Dünya Mirası Listesi’ndedir. Dar taş sokakları, kolonyal döneme ait binaları ve renkli balkonlarıyla ziyaretçilerini zamanda bir yolculuğa çıkarır.
Bu bölgede yer alan Santa Ana Katedrali, Gotik ve Rönesans mimarisinin etkileyici bir karışımıdır. Katedralin kulesinden şehrin panoramik manzarasını izlemek büyüleyicidir.
Las Palmas’ın en canlı noktalarından biri Las Canteras Plajı’dır. Altın renkli kumları ve sakin deniziyle dünyanın en iyi şehir plajlarından biri olarak kabul edilir. Dalış ve sörf meraklıları için ideal olan bu sahil, günün her saati hareketlidir.
Şehrin dışında yer alan Bandama Krateri, volkanik geçmişin izlerini taşır. 200 metre derinliğindeki bu krater, yürüyüş rotaları ve manzara noktalarıyla doğa severlerin ilgisini çeker.
Gran Canaria’nın iç kesimleri, palmiye ağaçları, lav taşları ve serin yaylalarıyla çeşitlilik gösterir. Roque Nublo, adanın simgesi olan devasa bir kaya oluşumudur ve buradan gün batımını izlemek unutulmaz bir deneyimdir.
Las Palmas mutfağı, İspanyol lezzetlerinin tropik bir yorumu gibidir. “Papas arrugadas” (tuzlu patates) ve “Mojo sosu”, adaya özgü lezzetlerdir. Taze deniz ürünleri ve yerel şaraplarla birleştiğinde, Kanarya mutfağı bir gastronomi şölenine dönüşür.
Las Palmas, Akdeniz’den Atlas Okyanusu’na geçişin sembolüdür. Burada rüzgarın sesi, denizin tuzu ve güneşin sıcaklığı bir araya gelerek zamansız bir huzur yaratır.
Üç Kıtanın Renkleri Tek Bir Rotada
Gruppal’ın sunduğu Costa Fortuna ile Akdeniz, Avrupa’nın kültürel başkentlerinden başlayıp Atlas Okyanusu’nun sonsuz ufkuna kadar uzanan bir yolculuk. Marsilya’nın tarih kokan limanı, Barselona’nın sanatsal enerjisi ve Las Palmas’ın tropik huzuru bu turun üç ayrı hikayesini oluşturur.
Turun farklı tarihleri, fiyat seçenekleri ve gemi/otel alternatifleri dönemsel olarak değişiklik gösterebilir; ancak değişmeyen tek şey, bu turun sunduğu benzersiz Akdeniz deneyimidir.
Akdeniz’in mavisinden Kanarya Adaları’nın güneşine, tarihten doğaya, sanattan denize uzanan büyüleyici bir rota seni bekliyor. Costa Fortuna ile Akdeniz, sadece bir tatil değil; Avrupa kültürünün, Akdeniz ruhunun ve doğanın birleştiği bir keşif yolculuğu.
Şimdi Gruppal ile yola çık, Marsilya’dan Barselona’ya, oradan Las Palmas’ın sonsuz yazına uzanan bu hikayenin bir parçası ol.
