İtalyan Rivierası & Cote d’Azur Turları
Denizin maviliğiyle tarihin altın tonlarının buluştuğu bir rota hayal et: İtalya’nın zarafeti, Fransa’nın romantizmi ve Akdeniz’in büyüleyici ışığı... Gruppal’ın sunduğu Côte d’Azur & İtalya Turları, Avrupa’nın en seçkin şehirlerini tek bir masalsı rotada birleştiriyor.
Milano’dan başlayıp Marsilya kıyılarına kadar uzanan bu büyüleyici yolculuk, hem tarih hem sanat hem de yaşam tarzı açısından zengin bir deneyim sunuyor. Bu tur, her adımında sanatın, mimarinin ve Akdeniz’in zarafetinin izlerini taşıyor.
Şimdi, İtalya ve Fransa Rivierası’nın göz kamaştıran şehirlerinde bir keşif yolculuğuna çıkma zamanı.
Milano
İtalya’nın kuzeyindeki görkemli şehir Milano, sadece modanın değil, aynı zamanda kültürün ve tarihin de kalbidir. Burası, geçmişle geleceğin kusursuz bir uyum içinde buluştuğu bir metropoldür.
Şehrin simgesi olan Duomo di Milano, Gotik mimarinin en ihtişamlı örneklerinden biridir. 135 kulesiyle gökyüzüne uzanan bu katedral, 600 yıl süren inşasıyla sanat tarihine damga vurmuştur. Katedralin tepesine çıktığında Milano’nun panoramik manzarası ayaklarının altındadır.
Galleria Vittorio Emanuele II, dünyanın en eski alışveriş galerilerinden biridir. Cam kubbesi, mozaik zeminleri ve zarif mağazalarıyla burası sadece alışveriş değil, bir yaşam deneyimidir. Ünlü modacılar, butikler, kafe ve restoranlar bu galeriyi Milano’nun kalbi haline getirir.
Leonardo da Vinci’nin Son Akşam Yemeği (The Last Supper) tablosu, Milano’nun en önemli sanat hazinelerindendir. Santa Maria delle Grazie Manastırı’nda sergilenen bu eser, Rönesans’ın dehasını en saf haliyle yansıtır.
Milano’nun modern yüzü ise Porta Nuova bölgesinde yükselen gökdelenlerde ve çağdaş sanat galerilerinde görülür. Brera semti, bohem atmosferi, sanat galerileri ve kahve kokan sokaklarıyla şehrin ruhunu en iyi yansıtan bölgedir.
Milano mutfağı sade ama derindir. “Risotto alla Milanese” ve “Cotoletta alla Milanese”, şehrin klasik tatları arasındadır. Akşamüstü saatlerinde “aperitivo” kültürüyle bir kadeh içki eşliğinde sohbet etmek, Milano yaşamının vazgeçilmezidir.
Milano, sadece moda haftalarıyla değil; zarafetiyle, enerjisiyle ve sanatla dolu sokaklarıyla unutulmaz bir başlangıç noktasıdır.
Cenova
Akdeniz’in en önemli liman kentlerinden biri olan Cenova (Genova), tarih boyunca denizcilik geleneğiyle ön plana çıkmıştır. Dar sokakları, yüksek evleri ve tuz kokan havasıyla bu şehir, denizin kalbinde yaşayan bir müzedir.
Piazza De Ferrari, şehrin kalbidir. Görkemli çeşmesi ve etrafını saran tarihi binalarla Cenova’nın hem tarihini hem enerjisini yansıtır.
Via Garibaldi, Rönesans dönemi saraylarıyla ünlüdür. UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan bu cadde, sanat ve mimarinin iç içe geçtiği bir açık hava müzesidir. “Palazzo Rosso”, “Palazzo Bianco” ve “Palazzo Doria Tursi” sarayları, dönemin ihtişamını günümüze taşır.
Cenova aynı zamanda Christopher Columbus’un doğduğu şehir olarak bilinir. Onun doğduğu ev bugün müze olarak ziyaret edilebilir.
Liman bölgesinde yer alan Aquarium of Genoa, Avrupa’nın en büyük akvaryumlarından biridir ve özellikle çocuklu aileler için keyifli bir duraktır.
Deniz ürünleriyle ünlü Cenova mutfağında “Pesto Genovese” adeta bir semboldür. Fesleğen, çam fıstığı ve parmesanla hazırlanan bu sos, İtalyan mutfağının en özel tatlarından biridir.
Cenova, denizin sesini tarihle birleştiren, kendine özgü karakteriyle unutulmaz bir şehir.
Portofino
Akdeniz’in en fotojenik kasabalarından biri olan Portofino, zarafetin ve huzurun buluştuğu bir sahil kasabasıdır. Rengarenk evlerin çevrelediği küçük limanı, pastel tonlarıyla adeta bir tabloyu andırır.
Portofino, aristokratların ve sanatçıların yüzyıllardır tercih ettiği bir kaçış noktası olmuştur. Liman çevresinde yer alan butik oteller, zarif kafeler ve deniz kenarındaki restoranlar, burayı bir lüks cennetine dönüştürür.
Castello Brown, kasabanın yüksek noktasında yer alır ve limanın muhteşem manzarasını sunar. Buradan Akdeniz’in sonsuz maviliğine bakarken, rüzgarın ve tarihın sesini hissedersin.
Portofino’nun denizi, dalış meraklıları için eşsiz bir dünyadır. San Fruttuoso Manastırı yakınlarında bulunan Christ of the Abyss (Denizin Altındaki İsa) heykeli, dünyanın en özel sualtı heykellerinden biridir.
Burada geçirilen bir gün, zamanı durdurur. Portofino, sessizliğin en zarif halidir.
Monaco
Akdeniz kıyısındaki küçük ama büyüleyici ülke Monaco, ihtişamın, lüksün ve asaletin simgesidir.
Monte Carlo, Monaco’nun kalbidir. Ünlü kumarhaneleri, limanındaki lüks yatlar ve Formula 1 pistleriyle dünya jet-setinin buluşma noktasıdır. Casino de Monte Carlo, Belle Époque mimarisiyle sadece bir kumarhane değil, başlı başına bir sanat eseridir.
Monaco Prensliği’nin yönetim merkezi olan Le Rocher (Kayalık) bölgesi, tarihi saray, müzeler ve Akdeniz manzarasıyla etkileyicidir. Prenslik Sarayı, yüzyıllardır Grimaldi Hanedanı’na ev sahipliği yapmaktadır.
Oceanographic Museum, deniz yaşamına adanmış dünyanın en ünlü müzelerinden biridir.
Monaco, küçük yüzölçümüne rağmen zarafetiyle devasa bir etkiye sahiptir.
Nice
Fransa’nın güneyinde, Cote d’Azur’un kalbinde yer alan Nice, deniz, sanat ve tarih dolu bir şehir.
Promenade des Anglais, sahil boyunca uzanan palmiye ağaçlı yürüyüş yolu, şehrin en ikonik noktasıdır. Mavi Akdeniz’in kıyısında bisiklet sürmek ya da gün batımında yürümek, Nice deneyiminin vazgeçilmezidir.
Şehrin eski bölgesi olan Vieux Nice, dar sokakları, renkli pazarları ve pastel tonlu binalarıyla İtalyan kökenlerini yansıtır. Cours Saleya Pazarı, taze çiçekler, zeytinler ve Provence baharatlarıyla doludur.
Nice aynı zamanda bir sanat şehridir. Matisse Müzesi ve Marc Chagall Müzesi, modern sanatın en önemli eserlerini barındırır.
Nice mutfağında “Salade Niçoise” ve “Socca” en bilinen yerel tatlardır.
Nice, Fransız zarafetinin Akdeniz sıcaklığıyla buluştuğu bir şehir.
Cannes
Cannes denilince akla gelen ilk şey elbette Cannes Film Festivali’dir. Ancak bu şehir, sadece sinemanın değil, yaşamın da sahnesidir.
La Croisette Bulvarı, lüks otelleri, butikleri ve palmiye ağaçlarıyla ünlüdür. Akşamları burada yürürken Akdeniz rüzgarını ve kentin parıltısını hissedersin.
Le Suquet, Cannes’ın tarihi merkezidir. Dar sokakları, taş evleri ve liman manzarasıyla şehrin nostaljik yüzünü gösterir.
Palais des Festivals, film festivaline ev sahipliği yapan yapı, kırmızı halısıyla tüm dünyaya ilham verir.
Cannes, zarif bir sahil kentinin tüm güzelliklerini taşır: altın plajlar, sanat galerileri ve Fransız şıklığı.
San Remo
İtalya’nın Fransız sınırına yakın sahil kenti San Remo, “çiçeklerin şehri” olarak bilinir. Yıl boyunca düzenlenen festivaller, konserler ve sokak etkinlikleriyle şehir her zaman canlıdır.
San Remo Müzik Festivali, İtalyan müziğinin kalbidir. Burada sahne alan sanatçılar, ülkenin kültürel belleğinde yer eder.
San Remo’nun eski şehri La Pigna, kıvrımlı sokakları ve tarihi evleriyle otantik bir atmosfere sahiptir. Casino Municipale binası ise Art Nouveau mimarisiyle şehrin zarafetini yansıtır.
Plajları, parkları ve bahçeleriyle San Remo, Akdeniz’in romantik ruhunu taşır.
Marsilya
Fransa’nın en eski şehirlerinden biri olan Marsilya, Akdeniz’in karakterini en iyi yansıtan liman kentidir.
Vieux-Port (Eski Liman), şehrin kalbidir. Balıkçı tekneleri, kafeler ve restoranlarla dolu bu bölge, Marsilya ruhunu yansıtır.
Notre-Dame de la Garde Bazilikası, şehre hâkim bir tepede yer alır. Altın Meryem heykeliyle süslenmiş bu bazilika, Marsilya’nın hem manevi hem görsel sembolüdür.
Le Panier, şehrin en eski mahallesidir. Renkli duvar resimleri, sanat atölyeleri ve taş sokaklarıyla bohem bir atmosfer sunar.
Marsilya mutfağında bouillabaisse (balık çorbası) öne çıkar. Şehrin denizle kurduğu bağ, her tabakta hissedilir.
Marsilya, Fransa’nın Akdeniz’e açılan kapısıdır. Tarih, sanat ve doğa burada mükemmel bir uyum içindedir.
Akdeniz’in Zarif Rüyası
Gruppal’ın Côte d’Azur & İtalya Turu, Akdeniz kıyılarının en büyüleyici şehirlerini bir araya getiriyor. Milano’nun zarafeti, Portofino’nun sükûneti, Nice’in sanatı ve Cannes’ın ışıltısı bu turda birleşiyor.
Turun farklı tarihleri, fiyat seçenekleri ve otel alternatifleri dönemsel olarak değişiklik gösterebilir; ancak değişmeyen tek şey, bu turun sunduğu Akdeniz’in eşsiz atmosferidir.
Modanın, sanatın ve denizin birleştiği bir yolculuk seni bekliyor.
Côte d’Azur & İtalya Turu ile Milano’dan Marsilya’ya uzanan bu büyüleyici rotada, Akdeniz’in tüm renklerini keşfet.
Şimdi Gruppal ile yola çık, Avrupa’nın en zarif sahillerinde kendi hikâyeni yaz.