VFas’ın Büyülü Renklerinde Bir Masal Yolculuğu
Kuzey Afrika’nın kalbinde, çöl rüzgarlarının okyanusla buluştuğu gizemli bir ülke… Gruppal’ın sunduğu Fas Turu, Fas’ın büyülü atmosferini, egzotik kültürünü ve tarih kokan şehirlerini keşfetmek isteyen gezginlere unutulmaz bir deneyim sunuyor.
Atlas Dağları’nın eteklerinde kurulu şehirler, Arap, Berberi ve Fransız etkilerinin harmanlandığı mimari yapılar, baharatların kokusuyla dolu çarşılar ve mistik bir sıcaklık… Fas, her adımda farklı bir masal anlatır.
Bu tur, seni sadece şehir şehir gezdirmeyecek; aynı zamanda tarihin, inancın, sanatın ve yaşamın iç içe geçtiği bir kültürün kalbine götürecek.
Şimdi Kuzey Afrika’nın renklerine, seslerine ve büyüsüne kapılma zamanı.
Casablanca
Fas’ın en büyük şehri Casablanca, ülkenin ekonomik ve kültürel kalbidir. Atlantik Okyanusu kıyısında yer alan bu şehir, modernliğin ve geleneğin büyüleyici bir karışımını sunar.
Casablanca, yalnızca Humphrey Bogart’ın unutulmaz filmine ilham vermekle kalmamış, aynı zamanda Afrika kıtasının en kozmopolit şehirlerinden biri haline gelmiştir.
Şehrin en etkileyici yapısı hiç şüphesiz Hassan II Camii’dir. Bu devasa yapı, 210 metrelik minaresiyle dünyanın en yüksek camilerinden biridir. Atlas Okyanusu kıyısına inşa edilen cami, hem dini hem mimari bir başyapıttır. Mozaikleri, mermer oymaları ve zengin süslemeleriyle İslam sanatının zarafetini gözler önüne serer. Geceleri ışıklandırıldığında, denizle birleşen manzarası adeta büyüleyicidir.
Şehrin merkezinde yer alan Place Mohammed V meydanı, Fransız koloni döneminden kalma zarif binalarıyla dikkat çeker. Burada yürürken hem Avrupa mimarisinin etkisini hem de Arap dünyasının zarafetini hissedersin.
Habous Mahallesi, “Yeni Medine” olarak bilinir. Geleneksel Fas mimarisiyle inşa edilmiş bu bölge, el yapımı deri ürünleri, baharatlar, seramikler ve Argan yağıyla dolu dükkânlarıyla alışveriş tutkunlarını cezbeder.
Casablanca aynı zamanda modern bir yüz de sunar. Corniche bölgesi, okyanus kıyısındaki kafe, restoran ve gece hayatı mekânlarıyla şehrin enerjik atmosferini yansıtır.
Kültürel açıdan da zengin olan şehirde Villa des Arts adlı sanat galerisi, çağdaş Fas sanatının en güzel örneklerine ev sahipliği yapar.
Casablanca mutfağı, Akdeniz ve Arap lezzetlerinin birleşimidir. Deniz ürünleriyle hazırlanan “Chermoula” soslu balıklar, taze nane çayı ve hurma eşliğinde servis edilen tatlılar, şehirdeki gastronomi deneyiminin temel taşlarıdır.
Casablanca, Fas’ın modern yüzü olsa da köklerinden kopmamış bir şehir. Okyanus esintisinin, tarih kokusuna karıştığı bu şehirde, geçmiş ve gelecek el ele yürür.
Marakeş
Fas’ın en canlı, en mistik ve en büyüleyici şehri: Marakeş. “Kızıl Şehir” olarak adlandırılan bu yer, adını kırmızı renkli binalarından ve gün batımında gökyüzünü kaplayan sıcak tonlardan alır.
Marakeş’e adım attığında ilk hissedeceğin şey, hayatın burada ritimle aktığıdır. Her sokakta müzik, her köşede hareket, her pazarda bir hikâye vardır.
Şehrin kalbi, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Jemaa el-Fnaa Meydanı’dır. Gündüzleri yılan oynatıcıları, sokak sanatçıları ve baharat satıcılarıyla dolu olan bu meydan, akşamları bir masala dönüşür. Havai fişekler, sokak yemekleri, davul sesleri ve mistik kokularla dolu bir kaosun ortasında, gerçek Fas kültürünü hissedersin.
Marakeş Medinesi, labirent gibi dar sokaklarıyla ünlüdür. Bu sokaklarda kaybolmak, aslında bu şehrin en güzel deneyimlerinden biridir. Her sokak başında el işi halılar, deri çantalar, baharatlar, lambalar ve seramiklerle dolu bir dükkân bulursun.
Koutoubia Camii, şehrin simgesidir. 12. yüzyıldan kalma bu cami, sade ama görkemli minaresiyle Marakeş siluetine zarif bir dokunuş katar.
Bahia Sarayı, Fas mimarisinin en zarif örneklerinden biridir. Renkli mozaikler, sedir ağacından oyulmuş tavanlar ve huzur dolu avlularıyla saray, Marakeş’in estetik ruhunu yansıtır.
Doğayla iç içe bir kaçış noktası arayanlar için Majorelle Bahçesi mutlaka görülmelidir. Fransız ressam Jacques Majorelle’in tasarladığı ve modacı Yves Saint Laurent’in restore ettirdiği bu bahçe, mavi tonlarıyla ünlüdür. Egzotik bitkilerle dolu bu cennet köşesi, şehir kalabalığından uzaklaşmak için mükemmel bir duraktır.
Marakeş aynı zamanda lezzetlerin şehridir. Geleneksel “Tajine” yemekleri, tarçın, zencefil ve safranla tatlandırılır. “Couscous” ise her evin temel yemeğidir. Şehrin çay kültürü ise başlı başına bir ritüeldir: Nane çayı, bol şekerli ve dostluğun simgesidir.
Akşam olduğunda, Marakeş’in ritmi değişir. Medina’nın sokak lambaları yanar, müzik yükselir ve baharat kokuları geceye karışır. Bu şehirde zaman yavaşlar ama ruh hızlanır.
Marakeş, duyguların şehridir. Görmekle kalmazsın, yaşarsın.
Fes
Fas’ın kültürel ve dini başkenti olarak kabul edilen Fes, tarih kokusunun en yoğun hissedildiği şehirlerden biridir. Ülkenin en eski medreseleri, camileri ve geleneksel çarşıları burada yer alır.
Fes el-Bali, şehrin tarihi merkezidir ve UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alır. Labirent gibi 9000’den fazla dar sokağıyla dünyanın en eski medinelerinden biridir. Arapça tabelalar, baharat kokuları, renkli kumaşlar ve eşek arabaları arasında yürürken zamanın geriye aktığını hissedersin.
Şehrin en dikkat çekici yapılarından biri, 859 yılında kurulan Karaouine Medresesi’dir. Bu medrese, dünyanın en eski üniversitesi olarak kabul edilir. Mimarisindeki zarafet, İslam ilminin ve kültürünün asaletini yansıtır.
Bou Inania Medresesi, ahşap oymaları ve yeşil çinileriyle Fes’in mimari incilerindendir. Medresenin sessiz avlularında yankılanan kuş sesleri, huzurun simgesidir.
Chouara Tabakhaneleri, Fes’in en ikonik noktalarından biridir. Yüzyıllardır değişmeyen yöntemlerle deri işlenen bu açık hava atölyeleri, rengarenk havuzlarıyla hem nostaljik hem fotojenik bir manzara sunar.
Fes’te alışveriş yapmak bir sanattır. El yapımı deri çantalar, Fas halıları, pirinç lambalar ve argan yağları, buradan alınabilecek en özel hatıralardır.
Şehrin kuzeyindeki Borj Nord Kalesi, Fes’in panoramik manzarasını izlemek için en güzel noktadır. Gün batımında bu tepeden şehre baktığında, minare sesleriyle karışan rüzgar, seni yüzyıllar öncesine götürür.
Fes mutfağı da tıpkı tarihi gibi zengindir. “Pastilla” adlı tatlı-tuzlu börek, badem, tavuk ve tarçınla hazırlanır. “Harira” çorbası, Ramazan ayında geleneksel olarak içilir ve Fas kültürünün samimiyetini taşır.
Fes, bilgeliğin ve geleneğin şehridir. Burada modern dünyanın hızından uzak, gerçek bir kültürel derinlikle buluşursun.
Renklerin, Baharatların ve Hikâyelerin Ülkesi
Gruppal’ın Fas Turu, Fas’ın en önemli üç şehrini tek bir büyüleyici rotada bir araya getiriyor. Casablanca’nın modernliği, Marakeş’in enerjisi ve Fes’in tarih kokan ruhu bu turda birleşiyor.
Turun farklı tarihleri, fiyat seçenekleri ve otel alternatifleri dönemsel olarak değişiklik gösterebilir; ancak değişmeyen tek şey, bu turun sunduğu benzersiz Fas deneyimidir.
Renklerin, baharatların, seslerin ve duaların birbirine karıştığı bir dünyaya adım at.
Fas Turu ile çölün sıcak rüzgarını, Arap gecelerinin büyüsünü ve Kuzey Afrika’nın ruhunu hisset.
Şimdi Gruppal ile yola çık, Fas’ın efsanevi şehirlerinde kendi masalını yaz.
