Amerika Birleşik Devletleri’nin batı yakası, sadece bir coğrafya değil, modern dünyanın en büyük hayallerinin kurulduğu yerdir. Bir yanda teknolojinin ve özgürlüğün başkenti San Francisco, diğer yanda yıldızların ve sinemanın evi Los Angeles, hemen güneyde güneşin hiç eksik olmadığı huzurlu San Diego ve okyanusun ortasındaki yeryüzü cenneti Hawaii…
Bu dörtlü rota, bir gezginin hayatında deneyimleyebileceği en çeşitli, en dinamik ve en büyüleyici güzergahlardan biridir. Sisli tepelerden Hollywood bulvarlarına, Meksika sınırındaki sörfçü plajlarından volkanik adaların egzotik doğasına uzanan bu yolculuk, "Amerikan Rüyası"nın en renkli halidir.
Pasifik Rüyası: San Francisco, Los Angeles, San Diego ve Hawaii Dev Gezi Rehberi
Kaliforniya’nın altın kıyılarından Hawaii’nin "Aloha" ruhuna uzanan bu yolculuk, sadece kilometrelerin değil, yaşam tarzlarının da değiştiği bir serüvendir. Bu rehberde, her biri kendi karakterine sahip dört efsanevi destinasyonu mercek altına alıyoruz.
Sislerin Ardındaki Bohem Güzel: SAN FRANCISCO
Kaliforniya turunun genellikle başlangıç noktası olan San Francisco, Amerika’nın diğer metropollerine hiç benzemez. Burası daha Avrupai, daha entelektüel, teknolojik olarak dünyanın en ileri ama ruh olarak 1960’ların "Çiçek Çocukları" kadar nostaljiktir. Şehrin kendine has mikro iklimi ve ünlü sisi (yerel halk ona "Karl" ismini takmıştır), şehre mistik bir hava katar.
San Francisco’da Gezilecek İkonik Yerler
Golden Gate Köprüsü: Hakkında sayısız film çekilen, dünyanın en fotojenik asma köprüsü. "Uluslararası Turuncu" rengiyle sislerin arasından belirdiğinde tüyleriniz diken diken olur. Köprüyü yürüyerek veya bisikletle geçmek, Pasifik rüzgarını yüzünüzde hissetmenin en iyi yoludur.
Alcatraz Adası: Bir zamanlar Al Capone gibi suçluların kaldığı, "kaçılması imkansız" denilen efsanevi hapishane. Pier 33’ten kalkan feribotlarla gidilen adada yapılan sesli tur (audio guide), mahkumların ve gardiyanların sesinden hikayeyi dinletmesiyle ünlüdür. Biletleri aylar öncesinden tükenir, dikkat!
Fisherman’s Wharf ve Pier 39: Şehrin en turistik, en canlı noktası. Burada güneşlenen deniz aslanlarını (Sea Lions) izlemek, sokak müzisyenlerini dinlemek ve hediyelik eşya almak bir klasiktir.
Lombard Street: "Dünyanın en kıvrımlı sokağı". Dik yokuşu inebilmek için 8 keskin virajla tasarlanmış, ortası ortancalarla süslü bu sokak, San Francisco’nun eğimli coğrafyasının simgesidir.
Cable Cars (Tramvaylar): Şehrin dik yokuşlarını tırmanan tarihi tramvaylara asılarak yolculuk yapmak, San Francisco’nun en nostaljik aktivitesidir.
Ne Yenir?
Fisherman’s Wharf’ta, ekşi maya ekmeğin (Sourdough Bread) içi oyularak servis edilen Clam Chowder (İstiridye Çorbası) içmeden dönmek olmaz.
Melekler Şehri ve Yıldızlar Diyarı: LOS ANGELES
San Francisco’dan güneye, efsanevi Pacific Coast Highway (Highway 1) üzerinden inildiğinde, sizi bambaşka bir dünya karşılar: Los Angeles (L.A.). Burası hayallerin endüstriye dönüştüğü yerdir. Hollywood tabelasının gölgesinde, her garsonun bir aktör adayı olduğu, trafiğin bile bir yaşam tarzına dönüştüğü devasa bir metropoldür.
Los Angeles Keşif Rotası
Hollywood Walk of Fame (Şöhretler Yolu): Yerdeki yıldızlarda favori sanatçınızın ismini aramak, turist olmanın şanındandır. Dolby Tiyatrosu (Oscar Ödülleri’nin verildiği yer) ve Çin Tiyatrosu da buradadır.
Santa Monica İskelesi: Tarihi Route 66 yolunun bittiği nokta. Okyanusun üzerindeki lunaparkı, dönme dolabı ve gün batımı manzarasıyla L.A.’in en keyifli, en "California" hissettiren yeridir.
Griffith Gözlemevi: "La La Land" filmiyle popülerliği daha da artan, şehri ve Hollywood tabelasını en iyi görebileceğiniz tepe. Özellikle akşam saatlerinde şehrin ışıkları ayaklarınızın altına serilir.
Beverly Hills ve Rodeo Drive: Lüksün sınırlarının zorlandığı, "Pretty Woman" filminin geçtiği o meşhur cadde. Alışveriş yapmasanız bile palmiyeli yollarda yürümek ve lüks arabaları izlemek bile bir deneyimdir.
Universal Studios Hollywood: Sinema tutkunları için bir mabet. Film setlerini gezebilir, Harry Potter dünyasında kaybolabilirsiniz.
Ne Yenir?
Kaliforniya’nın yerel fast-food efsanesi In-N-Out Burger. "Animal Style" patates kızartması ve burgerleri, L.A. kültürünün bir parçasıdır.
Güneşin ve Sörfün Başkenti: SAN DIEGO
Los Angeles’ın karmaşasından sıkılanlar için San Diego, sadece 2 saat güneyde bekleyen huzurlu bir sığınaktır. Meksika sınırındaki bu şehir, "California’nın doğduğu yer" olarak bilinir. Yılın 300 günü güneşli havası, askeri üsleri ("Top Gun" filminin çekildiği yer) ve rahat yaşam tarzıyla, eyaletin en yaşanabilir şehridir.
San Diego’da Mutlaka Görülmesi Gerekenler
Balboa Park: Sadece bir park değil; içinde 17 müze, sanat galerileri, bahçeler ve dünyaca ünlü San Diego Hayvanat Bahçesi’nin bulunduğu devasa bir kültür kompleksidir. İspanyol mimarisi binalar arasında yürümek büyüleyicidir.
La Jolla Cove: Fok balıklarının ve deniz aslanlarının doğal ortamlarında, plajda insanlarla iç içe yaşadığı, kayalıkları ve mağaralarıyla ünlü lüks sahil kasabası. Gün batımı burada bir şölendir.
USS Midway Müzesi: II. Dünya Savaşı’nda kullanılmış devasa bir uçak gemisinin müzeye dönüştürülmüş hali. Güvertesindeki savaş uçaklarını gezmek ve Amerikan donanma tarihini görmek etkileyicidir.
Coronado Adası: Şehir merkezine devasa bir köprüyle bağlanan, Marilyn Monroe’nun "Bazıları Sıcak Sever" filminin çekildiği tarihi Hotel del Coronado’nun bulunduğu şık ada.
Gaslamp Quarter: Şehrin tarihi merkezi ve gece hayatının kalbi. Viktorya dönemi binaları bugün şık restoranlara ve barlara ev sahipliği yapar.
Ne Yenir?
Meksika sınırına çok yakın olduğunuz için, Amerika’nın en iyi Fish Taco’larını (Balık Tacosu) burada yiyebilirsiniz.
Pasifik’in Kalbi, "Aloha" Ruhu: HAWAII
Anakara Amerika turunu tamamladıktan sonra, Los Angeles veya San Francisco’dan yaklaşık 5-6 saatlik bir uçuşla, rüyaların gerçeğe dönüştüğü yere, Hawaii’ye geçiyoruz. Burası Amerika’nın 50. eyaleti olsa da, kültürü, doğası ve enerjisiyle bambaşka bir ülkedir. Volkanik dağları, siyah-beyaz-yeşil kumlu plajları ve "Aloha" (Sevgi, Barış, Merhaba) felsefesiyle ruhunuzu iyileştirir.
Hawaii 8 ana adadan oluşur ancak turistlerin en çok tercih ettiği ada genellikle başkent Honolulu’nun bulunduğu Oahu’dur.
Hawaii (Oahu Adası) Deneyimleri
Waikiki Plajı: Dünyanın en ünlü plajlarından biri. Arkada Diamond Head volkanı, önde turkuaz sular ve sörf yapan insanlar... Modern otellerle tropikal doğanın iç içe geçtiği yerdir.
Pearl Harbor: II. Dünya Savaşı’nın seyrini değiştiren, Japonya’nın saldırı düzenlediği tarihi liman. USS Arizona Anıtı’nı ziyaret etmek oldukça duygusal bir deneyimdir.
Diamond Head Krateri: Sönmüş bir yanardağın kraterine yapılan yürüyüş (trekking). Zirveye çıktığınızda tüm Honolulu ve okyanus ayaklarınızın altındadır.
North Shore (Kuzey Yakası): Kış aylarında devasa dalgaların oluştuğu, dünyanın en iyi sörfçülerinin toplandığı bölge. Burası Waikiki’nin aksine daha salaş, daha doğal ve "gerçek" Hawaii’dir.
Luau Gecesi: Geleneksel Hawaii eğlencesi. Hula dansları eşliğinde, yerin altına gömülerek pişirilen domuz eti (Kalua Pork) yemek ve Polinezya kültürünü tanımak unutulmazdır.
Ne Yenir?
Poke Bowl: Çiğ balık (genellikle ton balığı), pirinç, avokado ve özel soslarla hazırlanan, Hawaii’den dünyaya yayılan o meşhur kase.
Shave Ice: Rengarenk şuruplarla tatlandırılan traşlanmış buz tatlısı.
